7 Nisan 2015 Salı

ANLAMAK

Ne rakı sofrasında ki dostun ne bir başkası anlar seni
Beş duyunun algılayabildiği kadar anlarlar seni
Sen geçmişin ayak izine bir yazı bırakırsın
Geçmişin akar geleceğine
Temmuz gibi sıcak, Aralık kadar soğuk bir yazı
Ne sevdiğin anlar seni ne sen kendini
Yaşadıkları kadar anlarlar seni
Vicdanın kadar anlarsın kendini
Günahın kadar yanarken vicdanın
Bir damla gözyaşı akıyorsa gözünden
Bir çocuğun olur, vicdan ile senin
Tanrı koymuştur adını ,Vicdan Azabı
Sen geçmişin ayak izine bir yaş akıtırsın
Anılar çağırır seni
Umutlar yanarken, birer birer…
Bir çığlık duyarsın gidenlerin peşinden
Katil kadar suçlu, şarkılar kadar masum bir ses
Başını geriye çevirdiğinde o zaman,
Hayatına girip çıkan suçlunun nefesini yutarsın
Sen geçmişe bir yazı bırakırsın
Gidenler gelir peşinden
Ne sesi ne bedeni
Yaşattıkları tutar elini, beslediğin umutlarla birlikte
Kimse anlayamaz gideni,
“Sev işte “ der, büyük bir istekle
Giden gitmiştir bile senin anılarına

Ne gideni anlıyabilirsin nede gelecek olanı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder